Breaking News
Loading...
4 Ocak 2015 Pazar

Osmanlıca Düşmanlığı Yapanların Komedisi


Osmanlıca
Osmanlıca
Farkında mısınız, hiç düşünmeyen, düşünemeyen, düşünmeye kelime dahi bulamayan bir gençlik türedi, bildiği kelime sayısı geniş düşünmeye bile yeterli değil, İngiltere, Fransa, Rusya, Çin, Japonya ve dahası bir çok medeniyet bundan 300 yıl öncesi tarihlerini okuyup anlarken ve her ülke vatandaşının istediği an istediği belgeyi okuma fırsatı varken, bizde OSMANLICA bilen insanlara Aydın ve Entellektüel gözüyle bakıyoruz, Osmanlıca'nin önemini bilmeyen cenaha ufak bir örnek verelim o halde ; Mesela Mustafa Kemal Atatürk'ün Nutuk'unu bile okuyup anlayamıyorsunuz, hala neyin düşmanlığını yapıyorsunuz? 
Nutuk 1927 yılında Osmanlıca olarak kaleme alındı ve 1928 yılında gelen harf devrimi ile yeni alfabeye çevirildi ama ne yazıkki aslına uygun çevirelemedi, dahası o jenerasyondan günümüz jenerasyonuna gelene kadar Nutuk'ta geçen birçok kelime ne yazıkki artık anlaşılamıyor.Size ufak bir bilgi daha vereyim mi ? Günümüz Türkçesindeki kelimelerin göz doldurur bir kısmı da diğer dillerden dilimize geçmiş kelimelerdir. Cumhuriyet Dil Devrimi yapmak istiyor ve daha önce dilimize geçmiş kelimeleri Dilde Sadeleştirme hareketleri ile atmaya çalışıyor fakat bunun sonucunda yeni kurulan Cumhuriyet ne yazıkki dilsiz kalıyor ve birbirini dahi anlayamayan insanların yaşadığı bir yer oluyor, bu konu hakkında Falih Rıfkı Atay'ın Mustafa Kemal Atatürk'ten aktardıklarına isterseniz bir bakın 


''...bir akşam Atatürk, sofra bittikten sonra, benim yanı başındaki iskemleye oturmamı emretti: '...Dili bir çıkmaza saplamışızdır' dedi; sonra, '-... Bırakırlar mı dili bu çıkmazda? Hayır! Ama ben de bu işi başkalarına bırakmam. Çıkmazdan biz kurtaracağız...' dedi...'' (bkz. Çankaya, Cilt II, s.452, Dünya Yayınları)


fakat bu çıkmazdan  kurtulduktan sonra Dilde Sadeleşmenin yanlışları görülerek başka bir çalışma yapıldı, bu çalışma Türkçe'ye başka dillerden daha önce girmiş ve dile yerleşmiş kelimeleri dilde bırakmak, gerçekten de Dil Devriminin üç evresi içerisinde en akıllıcası da budur, fakat bu akıllıca hareket de Güneş Dil Teorisi ile baltalandı ve sağlam temellere oturtulmamış dilimiz ne yazıkki günümüzdeki emparyalist ülkelerin dillerine döndü ve şimdi de tutturulmuş bir Osmanlıca düşmanlığı gidiyor, kötü mü olacak Nutuk'u istediğin gibi ve hemde tam metniyle birebir, çevirisiz olarak okuyacaksınız ya da Osmanlı'dan kalan ne kadar belge varsa.Tercih sizin ...

Osmanlıca Düşmanlığı Yapanların Komedisi


Osmanlıca
Osmanlıca
Farkında mısınız, hiç düşünmeyen, düşünemeyen, düşünmeye kelime dahi bulamayan bir gençlik türedi, bildiği kelime sayısı geniş düşünmeye bile yeterli değil, İngiltere, Fransa, Rusya, Çin, Japonya ve dahası bir çok medeniyet bundan 300 yıl öncesi tarihlerini okuyup anlarken ve her ülke vatandaşının istediği an istediği belgeyi okuma fırsatı varken, bizde OSMANLICA bilen insanlara Aydın ve Entellektüel gözüyle bakıyoruz, Osmanlıca'nin önemini bilmeyen cenaha ufak bir örnek verelim o halde ; Mesela Mustafa Kemal Atatürk'ün Nutuk'unu bile okuyup anlayamıyorsunuz, hala neyin düşmanlığını yapıyorsunuz? 
Nutuk 1927 yılında Osmanlıca olarak kaleme alındı ve 1928 yılında gelen harf devrimi ile yeni alfabeye çevirildi ama ne yazıkki aslına uygun çevirelemedi, dahası o jenerasyondan günümüz jenerasyonuna gelene kadar Nutuk'ta geçen birçok kelime ne yazıkki artık anlaşılamıyor.Size ufak bir bilgi daha vereyim mi ? Günümüz Türkçesindeki kelimelerin göz doldurur bir kısmı da diğer dillerden dilimize geçmiş kelimelerdir. Cumhuriyet Dil Devrimi yapmak istiyor ve daha önce dilimize geçmiş kelimeleri Dilde Sadeleştirme hareketleri ile atmaya çalışıyor fakat bunun sonucunda yeni kurulan Cumhuriyet ne yazıkki dilsiz kalıyor ve birbirini dahi anlayamayan insanların yaşadığı bir yer oluyor, bu konu hakkında Falih Rıfkı Atay'ın Mustafa Kemal Atatürk'ten aktardıklarına isterseniz bir bakın 


''...bir akşam Atatürk, sofra bittikten sonra, benim yanı başındaki iskemleye oturmamı emretti: '...Dili bir çıkmaza saplamışızdır' dedi; sonra, '-... Bırakırlar mı dili bu çıkmazda? Hayır! Ama ben de bu işi başkalarına bırakmam. Çıkmazdan biz kurtaracağız...' dedi...'' (bkz. Çankaya, Cilt II, s.452, Dünya Yayınları)


fakat bu çıkmazdan  kurtulduktan sonra Dilde Sadeleşmenin yanlışları görülerek başka bir çalışma yapıldı, bu çalışma Türkçe'ye başka dillerden daha önce girmiş ve dile yerleşmiş kelimeleri dilde bırakmak, gerçekten de Dil Devriminin üç evresi içerisinde en akıllıcası da budur, fakat bu akıllıca hareket de Güneş Dil Teorisi ile baltalandı ve sağlam temellere oturtulmamış dilimiz ne yazıkki günümüzdeki emparyalist ülkelerin dillerine döndü ve şimdi de tutturulmuş bir Osmanlıca düşmanlığı gidiyor, kötü mü olacak Nutuk'u istediğin gibi ve hemde tam metniyle birebir, çevirisiz olarak okuyacaksınız ya da Osmanlı'dan kalan ne kadar belge varsa.Tercih sizin ...
Back To Top