görüşlerini dahi dinlemeden infaz etmekteyiz, tıpkı bir İstiklal Mahkemesi edasında yargılama yapıyoruz ve ne yazık ki temyizimiz de yok.Birine hainlik damgası vurulduysa vay onun haline.Konumuzun aslına dönelim, 1. Dünya Savaşı'na girmemizin nedeni İttihat ve Terakki Fırkası yüzünden, hatta öyleki bu sözü edilen fırkanın tüm üyelerine bile suç yüklenemez, mesela Maliye Nazırı Cavit Bey savaşa girilmesine karşı, hatta Sadrazam Sait Halim Paşa Rus Limanlarının bombalanacağından habersiz, hatta Bahriye Nazırı Cemal Paşa da İngilizlerle girilmesinden yana bir tutum içerisinde olmasına rağmen İngilizlerin Osmanlı'ya uzak durması Paşa'nın fikrini değiştirmekte.Diyelim ki 1. Dünya Savaşı'na girmeseydik zararsız ya da en az zararla kurtulmak mümkün müydü ? İşte konuyu bu boyutuyla incelediğimizde ortaya çok farklı bir tablo çıkmakta.Günümüz resmi tarih kitaplarına göre 1. Dünya Savaşı'na girmemeliydik, girmeye gerek yoktu, bizi bu savaşa sokan İttihat Terakki'nin önde gelen üçlüsü Harbiye Nazırı ve Başkumandan Vekili Enver Paşa, Bahriye Nazırı Cemal Paşa ve Dahiliye Nazırı (sonradan Sadrazam) Talat Paşa olmuştur ve bunlar vatan hainidir, işte bu kadar basit sorgulamaya hiç gerek yok, resmi tarih vatan haini diyorsa öyledir, araştırmaya ne hacet ? Bir de şu taraftan bakalım, diyelim ki savaşa katılmadık, tarafsızız ve Akdeniz'e inme politikası sürdüren bir Rusya aç kurt gibi tepemizde, boğazlara göz dikmiş durumda, bu şartlar altında doğuda Rusya'yı engelleyecek bir Osmanlı da yok tabi ve bu sebeple Rusya Almanya'ya daha rahat saldıracak, İtilaf Devletleri Anadolu'dan Rusya'ya daha rahat yardım sağlayacak ve karşımızda hem yorulmamış ve hemde İtilaf Devletlerinden mühimmat alan bir Rusya var dolayısıyla Almanya daha kolay çökecek ve savaş 4 yıl sürmeyecek ve ya sonra? Şimdi sıra Sykes-Picot gibi bir çok gizli anlaşma ile karara varılan Hasta Adamın işgalinde.Ya Rusya'da bir Bolşevik İhtilali olacak mı? Tabiki hayır, İngilizler Anzak ve Fransızlarla birlikte Çanakkale Boğazını aşarak Rusya'ya yardım götürmek istediler fakat Çanakkale'den geçememeleri yüzünden Rusya'ya yardım ulaştırılamadı, güçsüz düşen Rusya'da savaş karşıtlığı had safhaya ulaştı, Osmanlı üzerindeki Rus askerleri de geri çekilmek zorunda kaldılar ve bu durum Rusya içerisinde iç savaşı meydana getirdi, eğer Rusya'da Bolşevik İhtilali olmasaydı Çarlık Rusya Osmanlı'ya gözleri diktiğinden dolayı er ya da geç işgale başlayacaktı, Avrupa'nın da ondan farklı bir yanı yoktu ve bunun sonucu olarak yardım alacağımız bir Rusya da olmayacaktı ve Kurtuluş Savaşı'nı Rusya'nın yardımı olmadan daha zor şartlarda sürdürecektik, 1. Dünya Savaşı'na girmemizin bir de bu yanı var. Milli Mücadelemizin önde gelenlerinden Hamidiye Kahramanı Rauf (ORBAY) Anılarında Talat Paşa ile görüşmesini ve Talat Paşa'nın kendisine söylediklerini anlatıyor, konuşmasında Ermen Tehcirini neden yaptıklarını ve 1. Dünya Savaşı'na girme zorunlulukları da Rauf Bey'e açıkça anlatmış, bu konu da en büyük savunma Talat Paşa'nın kendi sözleri ;
Tevfik Paşa'nın kabine teşkiline çalıştığını biliyordum ve bir an önce muvaffak olacak diye de müşkül anlar geçiriyordum. Biz, memleketi ecnebi müdahalesinden, Rus tahakkümünden ve istilâ vo izmihlalden korumak azim ve ümidiyle - Rusya'ya muhalif olan - Almanya ve AvusturyaMacaristan zümresinde harbe girdik, muvaffak olamadık. Bu tarzda hareketimiz ve harp müddetince vuku bulan bazı idaresizlikler, yolsuzluklar ve ihtikârlar dolayısiyle mes'ul görülmemiz tabiidir ve kanunun emrettiği muameleye tâbi olacağımız da şüphesizdir. Mes'uliyetimiz tahakkuk ederse, derecesine göre elbette ceza göreceğiz. Uzun müddet iktidarda bulunduk. Dost ve birçok da düş¬ man edindik. Fakat, mağlûbiyetimizin doğurduğu vaziyet ve fırsattan düşmanlarımızın İstifadeye kalkıp namusumuzla oynamalarına asla razı olmayacağımızı takdir edersin. İzzet Paşa'nın sadarete geçmesini bu bakımdan da muvafık görür, memnun ve müsterih olurum. Ona zorluk çıkarmak şöyle dursun, faydalı olabileceğimiz her hususta müzaheret etmeyi de borç bilirim. Meselâ istifa eden sadrazamların haiz oldukları sal⬠hiyete dayanarak Padişaha, İzzet Paşa'ya karşı olan teveccühlerindeki isabeti kuvvetlendirecek maruzatta bulunabilirim.Rauf Orbay - Siyasi Hatıralar Sayfa ; 73 - 74
Rauf bey, olan olmuştur, artık, ne dense faydasızdır. Biz, harbe, ancak vatanı düştüğü inkiraz uçurumundun kurtarabiliriz kanaatiyle girdik. Bu kanaatimizin leh ve aleyhinde ileri sürülmüş mütalâalar çoktur. Bu arada düşmanlarımızın ve dostlarımızın bizi şiddetle tenkit ve itham eyledikleri ermeni tehciri meslesi de vardır. Fakat, bizim yerimizde kim olsaydı memleketin selâmeti namı¬ na bunu yapmağa mecburdu. Düşünün bir kere; ordularımız, sayıca ve teçhizatça kat kat üstün düşman kuvvetleri karşısında adeta dişi ile, tırnağı ile bir ölüm-kalım mücadelesi yaparken, vatandaş bildiğimiz Ermeniler, bü¬ tün menzil yolları boyunca silâhlanıp ayaklanarak bizi arkadan vurmak maksadiyle düşmanla işbirliği yaptıkları zaman bu unsuru harp bölgeleri dışına sevketmekten baş¬ ka bir çare tasavvur edilebilir miydi? Yoktu, hiç bir çare yoktu. Ve bu elbette kolay yapılabilir bir iş de değildi. Bundan dolayıdır ki tatbiki esnasında bazı idaresizlikler ve fenalıklar olmuştur. Bu ciheti itiraf etmekle beraber şunu da söyleyeyim ki, o hengâmede uzaklarda olup biten İdaresizliklerin ve fenalıkların günahını, bunlardan benim gibi habersiz olan hükümet erkânına yüklemek de insaf ile kabili telif değildir. Emin olunuz ki isyan ile fiilen münasebeti olmayan bazı Ermenilere kıyılmasına mani olamayışımız ve bu arada kıymetli arkadaşlarımızdan ikisini şehit verişimiz beni dilhun etmiştir. Bize tecrübesizlik ve hatta cehalet isnad edilebilirdi. Fakat, kimse hırsız diyememeliydi. Tekrar edeyim, isyan bölgesi dışında ve isyan ile fiilen alâkaları olmayan bazılarına yapılan mezalime mâni olamadığım için derin bir elem ve ıstırap duymaktayım.Rauf Orbay - Siyasi Hatıralar Sayfa ; 77 - 78
Bir türlü müteselli olamadığım diğer bir hatamız da meşrutiyet ismini verdiğimiz bir devirde bizimle aynı fikirde olmayan vatanperverlerin ayrı bir fırka kurmaları¬ na mani oluşumuzdur. Bu hatamızı şimdi gözlerimizle gö¬rüyoruz. Bu yüzden bu buhranlı zamanda memleket idaresi, vatansızlar eline geçerse kabahat elbet bizim olacak değil midir?Rauf Orbay - Siyasi Hatıralar Sayfa ; 77 - 78